Gönderen Konu: Abant'ın Çehresi Değişecekmiş  (Okunma sayısı 17288 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Tarık Ersal

  • Tarık ERSAL
  • Rastgele-Der Üyesi
  • *****
  • Kayıt Tarihi: Eyl 2008
  • İleti: 2.350
  • Cinsiyet: Bay
Ynt: Abant'ın Çehresi Değişecekmiş
« Yanıtla #15 : 14 Ocak 2010 - Perşembe, 13:26:24 »
Arkadaşlar ben farklı düşünüyorum.

Abant çevresindeki yolun kaldırılması çok olumlu.Çevresinde ancak yaya/bisikletle dolaşılacak olması bence harika.

Elektrik tellerinin yeraltına taşınması ve de en önemlisi kanalizasyon kollektörleri konusu gecikmiş ama henüz geç kalınmamış bir yaklaşım. Buna da çok sevindim. 

Atların bıraktığı dışkıyı karasinek üremesine! sebebiyet verdiği gerekçesiyle de önlem alacak olmarı çok olumlu. Neticede su kalitesini çok fazlaca olumsuz etkiliyordu. 

Tekne yarışları, tekneler olması da motorsuz olduğu sürece bence bir sıkıntı yok. Belirli bir düzen içinde koordine edilmesi durumunda gayet olumlu.

Yüzer platformda lokanta vs ne yapacaklarsa da yapsınlar, umuyorum ki büyük birşey olmaz.

Bütün bunlar neticede  bu doğa parçasının göz göre göre yok olması/tüketilip atılması yerine bir ekonomik değer olarak görülmesi anlamı taşımakta. Bu süreç içinde o doğa parçasından istifade eden/çıkarı olan biz balık avcılarının da göldeki ekonomik katma değerimizi yerel yönetimler idrak ettikleri vakit bizim ihtiyaçlarımıza da yönelik düzenleme getirme gereğini hissedeceklerdir. Dernek olarak bizlerin bu aşamada yaklaşım biçimi böylesi gelişmeye karşı çıkacağına bu oluşumun doğal denge, mevcut kanunlar ( milli parklar ve de amatör tebliğ )  ve de çıkarlarımız doğrutusunda bu yapılanmaya yön/şekil verilmesini temin etmemizdir.       






Sevgili Burak,

Hatırlarsan bazı hayalleri beraber kurmuştuk.
Benim bir hayalim vardı.  ::)
Rahatsız edilmeden, giriş ve çıkışta konrtol edilerek avlanmak adına kendimce kurduğum bir hayal.  :D

Abant Gölünde 3 ya da 4 adet 200 er metrelik yüzer iskeleler.
O iskeleleri bile aşağıdaki krokiye pıt diye yerleştirdim.  :)

Her birinin başında yani kara kısmında ufak ve tel örgü ile çevrilmiş bir saha.
Her sahanın kapısında bir görevli.
Amaç kıyıdan avcılığı yasaklayarak, iskelelerden yapılan kontrollü avcılık için imkan yaratmak.

Ama kardeş bu benim dayanaksız, araştırmasız, kendi kendime kurduğum, halen kazara uygulanırsa sonucunun ne olacağını benim bile kestiremediğim bir hayal.

Senin bakış açından bakınca, neden olmasın demem tabii ki mümkün.
İyi de bu geniş çaplı projenin benim hayalim gibi araştırılması, bilimsel verilerle desteklenmesi gerekiyor.
Kendimce araştırıp, öğrenebildiğim kadar gündemde olan bu projenin bu tarz bir dayanağı yok.

Üstelik benim hayalimin kalıcı bir zararı da yok. Dubalar üzerine kurulu iskeleyi kaldırdığında her şey eskisine dönebilir.
Ama o göle yatırım yapan girişimciyi bir soktuğunda, çıkartmanın pek mümkün olacağını sanmıyorum.

Bir zamanlar Sarmaşık Gülleri filminin çekildiği ve daha sonra yanan ahşap Turban Otel haricinde, bir de virane İnönü köşkünün bulunduğu Abant'ı düşünüyorum da, daha sonra yapılan oteller ve diğer irili ufaklı tesislerden sonraki, onların yarattığı her türlü kirlilik içimi acıtıyor.

Bilmem anlatabildim mi?

Sonuçta hep birlikte yaşayıp, göreceğiz.

NOT:
Ben de hayalimi yeni proje ile ilgili birilerine duyurmaya çalışsam mı ki?
Olur da uygulanırsa vebalinin altından kalkabilir miyim acep?  ::)





Tarık ERSAL 
1961 - ANKARA - B Rh+


"MEVZUBAHİS VATAN İSE, GERİSİ TEFERRUATTIR."

Çevrimdışı Burak Kalaç

  • Burak KALAÇ
  • Dernek Yönetim
  • *****
  • Kayıt Tarihi: Eyl 2008
  • İleti: 595
  • Cinsiyet: Bay
Ynt: Abant'ın Çehresi Değişecekmiş
« Yanıtla #16 : 14 Ocak 2010 - Perşembe, 16:26:58 »
Sevgili Sinan ve Tarık ağabey,

İnanın hayallerimiz benzer, amatör balıkçı olarak ihtiyaçlarımız aynı. (Ben niye yolu izi olmayan yerlere kaçıyorum ki.........Az / hiç insan , bolca doğal yaşam ve özbenliğim prensibi güttüğümden olsa gerek ) Hatta Tarık ağabey senin iskele projene bir "Galata köprüsü" paranoyası ve mesafesiyle yaklaşıyor olsam da projelendirip teklif edilebilir düşüncesindeyim.

Pekiyi tersini düşünün; bu gelişim baskısının önüne bir 3.dünya ülkesi gerçekliğinde yaklaştığınızda elinizde ne geçiyor; abant alası S.O.S veriyor, oteller gölü kirletmeye devam ediyor, atlar pisliyor, çevresinde dolaşan arabalar CO2 yaymaya devam ediyor, tek bekçi ile nizam ve düzen sağlamaya çalışıyorsunuz vs vs . Birileri bir yaklaşım sergiliyor, ama doğru ama yanlış, ama cahilce, araştırılmadan. Çoğu yaptıkları çıkarımızla örtüşüyor, birtek biz DERNEK OLARAK ARKADAŞ BURADA BU GÖLE ÖZEL BİR ALABALIK VAR, BEN ONU AVLAYAN AVCISI OLARAK BU BALIĞIN VARLIĞINI SÜRDÜRMESİNDE ÇIKARIM VAR. BİRŞEYLER YAPMAYI DÜŞÜNÜYORSAN BENİM DE TALEPLERİM, ÇIKARLARIMA GÖRE HAREKET ETMEN GEREKİR...dememizdir. Ben bu balığı avlamak için benzin, lokantanda yemek, av pulu bedeli, orman içi sularda avlanma belgesi karşılığı ödeme yapan ve de OY/REY kullanan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım. Onun benden çıkarı vardır. Ama o bunun bilimiyor, ben de henüz birlik içinde bu bilinci ona dayatamıyorum. Baskı unsuru olmamız gerekmektedir. İşte STK ların görevi de burada başlar. Sahi biz niye kurulmuştuk ???   

   
Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde; beyaz adam paranın yenmeyen birşey olduğunu anlayacak

Oral ATAK

  • Ziyaretçi
Ynt: Abant'ın Çehresi Değişecekmiş
« Yanıtla #17 : 14 Ocak 2010 - Perşembe, 16:31:24 »
Abant için farkındalık yaratılmasını destekliyorum. Bu çerçevede kafa yoran, okuyan, araştıran, paylaşan üyelerimize teşekkür ediyorum.

Ekte sade bir makale var. Prof. Dr. Zihni Erençin'e ait.

Bir diğer Çalışma ise, ROS (Rekreasyonel Fırsat Dağılımı) Yöntemi ile Abant Tabiat Parkı'nda Kullanıcı Memnuniyetinin Belirlenmesi başlığını taşıyor. Bağlantı Adresi: http://dergiler.ankara.edu.tr/dergiler/15/168/1357.pdf

Çevrimdışı Tarık Ersal

  • Tarık ERSAL
  • Rastgele-Der Üyesi
  • *****
  • Kayıt Tarihi: Eyl 2008
  • İleti: 2.350
  • Cinsiyet: Bay
Ynt: Abant'ın Çehresi Değişecekmiş
« Yanıtla #18 : 14 Ocak 2010 - Perşembe, 16:56:07 »
Sevgili Sinan ve Tarık ağabey,

İnanın hayallerimiz benzer, amatör balıkçı olarak ihtiyaçlarımız aynı. (Ben niye yolu izi olmayan yerlere kaçıyorum ki.........Az / hiç insan , bolca doğal yaşam ve özbenliğim prensibi güttüğümden olsa gerek ) Hatta Tarık ağabey senin iskele projene bir "Galata köprüsü" paranoyası ve mesafesiyle yaklaşıyor olsam da projelendirip teklif edilebilir düşüncesindeyim.

Pekiyi tersini düşünün; bu gelişim baskısının önüne bir 3.dünya ülkesi gerçekliğinde yaklaştığınızda elinizde ne geçiyor; abant alası S.O.S veriyor, oteller gölü kirletmeye devam ediyor, atlar pisliyor, çevresinde dolaşan arabalar CO2 yaymaya devam ediyor, tek bekçi ile nizam ve düzen sağlamaya çalışıyorsunuz vs vs . Birileri bir yaklaşım sergiliyor, ama doğru ama yanlış, ama cahilce, araştırılmadan. Çoğu yaptıkları çıkarımızla örtüşüyor, birtek biz DERNEK OLARAK ARKADAŞ BURADA BU GÖLE ÖZEL BİR ALABALIK VAR, BEN ONU AVLAYAN AVCISI OLARAK BU BALIĞIN VARLIĞINI SÜRDÜRMESİNDE ÇIKARIM VAR. BİRŞEYLER YAPMAYI DÜŞÜNÜYORSAN BENİM DE TALEPLERİM, ÇIKARLARIMA GÖRE HAREKET ETMEN GEREKİR...dememizdir. Ben bu balığı avlamak için benzin, lokantanda yemek, av pulu bedeli, orman içi sularda avlanma belgesi karşılığı ödeme yapan ve de OY/REY kullanan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım. Onun benden çıkarı vardır. Ama o bunun bilimiyor, ben de henüz birlik içinde bu bilinci ona dayatamıyorum. Baskı unsuru olmamız gerekmektedir. İşte STK ların görevi de burada başlar. Sahi biz niye kurulmuştuk ???   

   



Sevgili Burak,

Ben senin yazdığın görüşünün içinde yer alan;
"Tekne yarışları, tekneler olması da motorsuz olduğu sürece bence bir sıkıntı yok. Belirli bir düzen içinde koordine edilmesi durumunda gayet olumlu.
Yüzer platformda lokanta vs ne yapacaklarsa da yapsınlar, umuyorum ki büyük birşey olmaz. "

Cümlesine takıldım kardeş.

Belirli bir düzen içinde koordine edilmemesi durumunda ..... neler olmaz ki?   :o

Benim Abant'ta çektiğim bir fotoğraf vardı.
Yol çalışmalarını tamamlayan bir dozerin göle sokularak pervasızca yıkanmasını gösteriyor.

Hatta o fotoğraf ile birlikte bir çok farklı olumsuzluğu da işaret eden bir dilekçe yolladık.
Senin de bildiğin gelen cevap ekte.

Düşünüyorum da o projede adı geçenler yapılırken neler olur?   :o

Ben korkuyorum kardeş.  ::)



Tarık ERSAL 
1961 - ANKARA - B Rh+


"MEVZUBAHİS VATAN İSE, GERİSİ TEFERRUATTIR."

Çevrimdışı Tarık Ersal

  • Tarık ERSAL
  • Rastgele-Der Üyesi
  • *****
  • Kayıt Tarihi: Eyl 2008
  • İleti: 2.350
  • Cinsiyet: Bay
Ynt: Abant'ın Çehresi Değişecekmiş
« Yanıtla #19 : 14 Ocak 2010 - Perşembe, 16:57:00 »
Dozer fotoğrafını ekleyememişim.   :)



Tarık ERSAL 
1961 - ANKARA - B Rh+


"MEVZUBAHİS VATAN İSE, GERİSİ TEFERRUATTIR."

Oral ATAK

  • Ziyaretçi
Ynt: Abant'ın Çehresi Değişecekmiş
« Yanıtla #20 : 14 Ocak 2010 - Perşembe, 17:11:35 »
Benim doğduğum yıl, bu balık ("Aband Alabalığı" Salmo trutta abanticus ) nasıl yetiştirilir diye Lalahan'da deney yapan Türk Bilim adamlarını  yaşıyorlarsa saygıyla, aramızdan ayrıldılarsa rahmetle ve minnetle anıyorum.

http://dergiler.ankara.edu.tr/dergiler/11/627/8069.pdf

Hoş bir ayrıntı: 1969'da Abanticuslara verilen suni yemin markası Vita! :)




Çevrimdışı Sinan Işıldak

  • Rastgele-Der Üyesi
  • *****
  • Kayıt Tarihi: Eyl 2008
  • İleti: 347
Ynt: Abant'ın Çehresi Değişecekmiş
« Yanıtla #21 : 15 Ocak 2010 - Cuma, 10:02:46 »
Sevgili Burak,son yolladığın mesaja itirazım yok.Ama ilk mesajına katılamıyorum.Abant küçük ve doğal bir göl.Kesikköprü,hirfanlı barajı muamelesi görmemesi gerekir.Valiliğin diktiği elbise abanta uymaz.Göksu göleti olur Allah korusun.Ne kadar vahşi o kadar yahşi.