Yasadışı av için öldüler

[Mehmet Akyürek]

Hürriyet'ten...

(Bu ölenler hayatta yanlız tipler olsalar oh olmuş derdim ama geride kalan çoluk çocuk var...)

AFYONKARAHİSAR’ın Çay İlçesi’ne bağlı Karamık Beldesi’nde evlerinin yakınındaki gölden balık tutarak geçimini sağlayan iki aile arasında çıkan silahlı kavgada, 3 kişi öldü, 1 kişi yaralandı.

Olay dün saat 21.30 sıralarında meydana geldi. Karamık Gölü’nden balık ve sülük tutarak geçimlerini sağlayan Akın ve Çavuş aileleri, avlanma yasağı devam etmesine rağmen dün akşam da balık avına çıktı. Çavuş ve Akın aileleri arasında kimin nereye ağ atacağı konusunda anlaşmazlık çıktı. Balık tutma yeri nedeniyle tartışan iki aile fertleri, gölün ortasında teknelerinde bulunan av tüfekleriyle çatıştı.

TELEFONLA HABER VERDİ

Teknelerin kan gölüne döndüğ çatışmada 36 yaşındaki Ali Çavuş vücudunun çeşitli yerlerine isabet eden saçmalar nedeniyle olay yerinde hayatını kaybederken, 51 yaşındaki Gazi Akın ile yeğeni 39 yaşındaki Mehmet Akın ve 38 yaşındaki Tahsin Çavuş ağır yaralandı. Tahsin Çavuş, yaralarına rağmen teknenin içinde sürünerek telefonuna ulaşmayı başardı.

Olayı önce yakınlarına, sonra 112 Acil Servis’e bildiren Tahsin Çavuş, gelen sağlık ekibi tarafından Bolvadin Halil İbrahim Özsoy Devlet Hastanesi’ne götürülerek tedaviye alındı. Hayati tehlikesi devam eden Çavuş’un göğsünden çok sayıda saçma çıkarıldığı belirtildi.

ÖLÜ SAYISI 3’E ÇIKTI

Ambulansla birlikte olay yerine ulaşan diğer aileden Uğur Akın ise kayığıyla yaralı Gazi Akın ve Mehmet Akın’ı göl kıyısına çıkardı. Ambulansla ağır yaralı olarak Çay Devlet Hastanesi’ne götürülen Gazi Akın ile yeğeni Mehmet Akın, müdahaleye rağmen yaşamlarını yitirdi.

Jandarma olay yerinde inceleme yaptıktan sonra iki aileden kavgaya karıştıkları belirlenen 7 kişiyi gözaltına aldı.

15 GÜNDÜR KAVGA EDİYORLARDI

Gölün kenarında yan yana evleri bulunan iki ailenin geçimlerini sağladıkları göle yabancı hiç kimseyi yaklaştırmadığı, uzun zamandan beri kendi aralarında da anlaşmazlık olduğu belirtildi. Ailelerin son 15 gündür ise ’burası bizim alanımız’ diyerek sık sık birbirleriyle kavga ettikleri kaydedildi.

Karamık Beldesi’nde daha önce cinayetle biten husumet ve kan davası olmadığını anlatan Belediye Başkanı Ak Partili Arif Durmaz, beldede ilk kez böyle bir olay meydana geldiğini söyledi. Durmaz, "Olay ’Sen ağı buraya atacaksın, burada ben tutacağım’ tartışmasından çıktı. Yani olmayacak bir şeyden çok üzücü bir olay gerçekleşti. Hepimiz şu anda üzgünüz. İki ailenin de başları sağolsun. Emniyet güçlerimiz sabaha kadar av yasağı uygulamaya çalışıyor" diye konuştu.

Ölenlerin cesetleri, otopsi yapılmak üzere bugün Afyonkarahisar Devlet Hastanesi’ne götürüldü. Otopsilerin ardından cenazeler, Karamık Beldesi’nde toprağa verilecek. Beldede geniş güvenlik önlemi alındı.

[Tarık Ersal]

Sevgili Mehmet,

Bu haberi okuyunca aklıma gelenleri hemencik yazıverdim.

Oooof ki of. 

O 41.5 km2 lik gölün üzerinde yer aldığı topraklar Türkiye değil mi?

İnsanlarımız ne yazık ki bu duruma geldi ve av yasağında 3-5 balık ya da sülük için birbirinin kanını akıtıyor.

Adamlar gölde hakimiyetlerini ilan etmiş.
Kimseyi göle yaklaştırmıyor.
Avladıkları balıkları da o ilçe ve ilde satıyorsa.

Bir yetkili de çıkıp 15 gündür kavga halinde olan ve ağ atmaya tüfekleri ile çıkan bu insanlara "haddinizi bilin" demiyorsa .........

Tüm bunlar olurken devlet nerede acaba?

Demiyeceğim devamını.   

 

[Bahadır Can]

Deme Tarık abi devamını deme. Bir yasak koyuyorsan uygulayacaksın. Sen uygulamazsan sonu böyle olur. Bu devlet istese yasak sezonda kimseyi su kenarına yanaştırmazda, önce yasağa kendi inanacak, sonra uygulayacak.
Deme abi devamın deme...

[Mehmet Akyürek]

Bakın şimdi. Aynısı Ömerli'de mevcut. En verimli koyu silahlı 3 adam hegemonyasına almış. Şu an bile sazan avliyorlar. Jandarma akşamları adamların klübesine balık yemeye uğruyor. Her sene birilerine ateş açtıkları, silahla korkutup kaçırdıklarını duyarız. Bu iş 20 senedir böyle yürür. Ha beni severler. Oradan geçersem çay ikram ederler. Ama ben yine de rahatsızım bundan.
Ancak birileri öldüğünde uyanıp önlem alacaklar. Bu eninde sonunda olacak...

Yukarıdaki haberi okuyunca olay tanıdık geldi. Kalıbımı basarım bugün ceset toplayıp önlem aldığını söyleyen jandarma dün akşam o adamlarla göl kenarında balık yedi.

[Tarık Ersal]

Sevgili Mehmet,

Sadece Jandarma mı?

Peki bu yörenin sade vatandaşı, Belediye Zabıtası, Muhtarı, Kaymakamı, Valisi yok mudur?

Hadi o gölün kıyısına bu şahıslar uğramıyorlar diyelim.

O gölden tutulan sazanlar nerede satılır da kimseler görmez, önlem almaz, alamaz?

Ama düşünülenin ne olduğunu gayet iyi biliyorum.

İhmal bir yanda, diğer yanda ise şimdi bu adamları engelle "git tutanak yaz, ellerinden ağlarını, balıklarını al, savcılığa teslim et, bundan sonra o gölü koruyup, kollamak gerek. İşin yoksa belli zamanlarda gidip denetim yap ....." diyen görevliler, yani tembellik öte yanda.

Bir dolu işim var zaten.
3-5 sazan için uğraşmaya değer mi?
Hem kim yapacak bunları yaw?

Bir tek ben mi bu işten sorumluyum?

Bunların üzerine bir kaç satır daha yazarım ama burada şık durmaz. 

Sonuçta neresinden tutsan elinde kalıyor.
Ama bu bizim ülkemiz, bu örnekte her yerde yaşanan genel bir örnek.

[Gürsel Avcı]

Yarın bigün oraya avlanmaya gelen birisine "Burası devletin değil kardeşim, bizim gölümüz. Burada avlanamazsın" dediğinde karşısındaki adam çekip tüfeği ateş açarsa ve birilerini öldürse burada suçlu, öldüren mi?, buna müsaade eden mi?

[Bahadır Can]

Halkın, vatandaşın yani bizlerin bilinçli olması gerektiği su götürmez bir gerçek. Ancak yasa koyucu ve uygulatıcıların da bilinçli olması gerektiği, en az bunun kadar ya da bundan daha büyük bir gerçek. Tarım yetkilileri balığa , vatandaşın yakalayıp yiyeceği protein olarak bakıyorsa, ya da emniyet güçleri 3-5 balık olarak bakıyorsa zaten bir tedbir almalarını beklemek hayal olur.
Belki de bu işten ciddi para kazanılabileceğinin gösterilmesi dengeleri değiştirebilir. Yoksa sulardan bazı kişilerin şahsi rant elde etmesinin önüne geçilemez.

[Tuncay UYANIK]

Muhabbet muhabbeti açıyor... derken söz balık yakalamaya geliyor:

Bilmem hangi şehrin Tarım Müdürlüğünde çalışan bayan: aaaa ne güzel bizde avlanıyoruz zaman zaman, tırıvırı mı ne ondan kullanıyoruz.
Ben : ...


Bayan tarım görevlisinin trıvırıyı beraber kullandığı eşi de silahlı kuvvetler mensubu.

Yok yok biz ne kadar dirsek çürütürsek çürütelim, devlet baba eğitim istemiyor, bilinçli toplum istemiyor; aksi olsaydı bilinç oluşturma ve eğitim işine önce koruma kontrol görevi olanlardan başlaması gerek miyor mu? Ama ben hep aksine durumlara mı şahit oluyorum...