2
Sevgili arkadaşlar,
Aşağıya aktaracağım hususu bu başlık altında epeyce örnekleyerek yazdık, kıyasladık ama net olarak teklif edenimiz olmadı.
Ben teklif ediyorum.
Amatör Balıkçılık, Sportif Balıkçılık ayırımının tebliğde mutlaka yer alması gerektiği öteden beri (2004 den bu yana) kabul görmüş, ancak bir türlü netleşememiştir.
2004 öncesi KKGM yetkililerinin de katılımı ile sirküler önerilerimiz için yapılan çalışmalarda da, daha sonra gerçekleşen 2006 ve 2008 Danışma Kurulu Toplantılarında da ve anlayabildiğim kadar günümüzde de SPORTİF BALIKÇILIĞIN kurallarının belirlenmesi ve benimsenmesi (her nedense ) sorun olarak görülmüş ve bu iki kavram bile bile içiçe durumda bırakılmıştır.
İncelendiği zaman net olarak görüleceği gibi Sportif Balıkçılığa ilişkin kurallar Uluslararası Sportif Balıkçılık Konfederasyonu (CIPS) tarafından belirlenmiş ve bir çok ülke tarafından olduğu gibi alınarak kullanılmış, benimsenmiştir.
Yani kural belirlemede bir sıkıntı yoktur.
Sportif Balıkçılığın yapıldığı yarışmalarda da bu ana kurallar yarışmayı düzenleyenlerce benimsenir ve yarışma şartnamelerinde yer alırsa, bu bile atılmış büyük bir adım olacaktır.
Bu da bahsettiğim bu kuralların tebliğde yayınlanması ile mümkün olacaktır.
Benim tebliğe ilişkin son teklifim, tebliğin adından başlayarak Amatör ve Sportif Balıkçılığı birbirinden ayrı ayrı ele alınmasını ve özellikle SPORTİF BALIKÇILIĞIN ana kurallarının belirlenerek tebliğde yer alması gerektiğini BSGM'ye önermemiz olacak.
Tebliğin adından hiç bir mevzuatta yer almayan o parantezlerin çıkarılmasını talep etmeli, en başta yeni tebiliğin adının 3/2 Numaralı Amatör ve Sportif Amaçlı Su Ürünleri Avcılığını Düzenleyen Tebliğ olmasını teklif etmeliyiz.
Sizler ne düşünürsünüz bilemiyorum ama, ben derneklerimizce, bazı dergiler ve kuruluşlarca düzenlenen balık avcılığı yarışmalarından birinde canlı yem kullanılarak sportif balıkçılık yapıldığını ve üstelik tutulan balıkların ölçülerek itina ile salınması ile doğayı korumak adına övünüldüğünü, bir diğerinde avını kendi imkanları ile sudan çıkaramayan kişiye dışarıdan yardım edildiğini ve bu kişinin derece aldığını, hatta benim kafama göre gittiğim bir avda tuttuğum balığı öpüp, salmamın spor olduğunu söyleyenleri görüp, duyunca bir tuhaf oluyorum.
En azından bu gibi yanlışların önüne geçebilecek nitelikteki, CIPS tarafından belirlenmiş ve bir çok ülke tarafından benimsenmiş olan, olmazsa olmaz kuralların 3/2 Tebliğe mutlaka girmesi gerektiğine inanıyorum.
Kurulduğu günden bu yana her yeni sirkülerler ve tebliğlerde olumlu adımlar atılmasına ön ayak olan, hatta bu adımların sebebi olan RASTGELE-DER'in bu misyonunu mutlaka devam ettirmesi gerektiğine tüm kalbimle inanıyorum.
Aksi halde verilen bunca mücadele ve ortaya konan emeklerin heba olması ihtimali bulunduğunu da (ne yazık ki) görüyor, ne yalan söyleyeyim arkadaş, ben endişeleniyorum.