ALA ÇAĞIRMALARI (Saklan Bakalım)
Avlanmak için uzun zamanlar yanıp tutuştuğum bir dere vardı. Gözlerden uzak, gizli saklı akıp giden bir dere. İhtiyar' ı ( Ercan Güven )aradım. Hadi yine iyisin sıfır bir avlağa uzanacağız dedim.
Neresi diye sordu ve ekledi ; hani uzak mı, yakın mı bilelim ona göre malzeme kuşanayım dedi.
Vay ihtiyar vayy, nasıl da gardını alıp yer merakını gizlemeye çalışıyor. Hiç açık verirmiyim, alabalık avının uzağı, yakını olmaz her zaman tedbirli olmalı sen tedbirli gel diyorum. Ertesi gün gelip beni alıyor ve yola çıkıyoruz...
Küçücük bir kasabaya geliyoruz. Hava henüz ağarmamış. Çay içip biraz dinlenelim istiyoruz. Gözlerimiz, açık bir kahvehane, çay ocağı gibi bir yer arıyor. Sekiz, on tane dükkan olan kasabada ekmek fırını da dahil olmak üzere her yer kapalı. Fırının ateşi yanıyor ama içeride kimsecikler görünmüyor. Kapının camına iki üç kez tıklıyoruz ama cevap yok. Termosumuzdan çayımızı içip, biraz bekliyoruz sıcak ekmek almak için. Ama gelen giden olmayınca soğuk ekmeklerimize razı olup fazla gecikmeden dereye doğru devam ediyoruz. Kasabadan sonra biraz karışık ve yer yer biraz da bozuk orman yollarından ilerleyerek dereye ulaşıyoruz. Yeni bir avlağın heyecanı, merakı hareketlerimize kadar yansıyor çook mutluyuz çoook... Kuşların ötüşü, cıvıltıları mutluluğumuzu paylaşır gibiydi. Onlar da bizim gibi mutlu, meraklı ve heyecanlıydılar. Dibimize kadar gelip nemli topraklardan, nemli dallardan, akan dereden avlarını bulup çıkarıyorlar bize rastgele deyip uçuyorlardı...
Avımız boş geçse bile mutluluğumuzdan, keyfimizden çalamaz.
Birbirimizden fazla uzaklaşmadan dereyi paslaşa paslaşa ihtiyarla avlanıyoruz. Kimi zaman balık olabilecek uygun noktalarda birbirimize sen at, sen at diye ikramda bulunuyoruz. Avcının en kıymetli ikramıdır bu yerler. Biz bunu esirgemedik hiçbir avımızda birbirimizden. Avcılık anlayışım her zaman balığı avlamak, yanımda gelen insanın balığı avlayabilmesi üzerinedir. Asla arkadaşımı avlamak değildir, arkadaşını avlayan benimle avlanamaz. Hele de ilk defa geldiğim bir avlakta isem veya arkadaşımın ilk defa geldiği bir avlak ise ben alabalığı tutmuşsam, artık oltamı sudan çeker arkadaşımın balığı tutmasına çaba sarfederim. O, da tuttuktan sonra avcılık daha da keyifli hale gelir, birlikte keyif almak bu beni çok mutlu eder. Ava gittiğim arkadaşlarım da sağolsunlar böyle avlanırlar. Sadece ben tutayım diyen yalnız gitsin her zaman. Arkadaşını avlamasın..
Bazen mola anlarında cebimizden çıkan bir avuç kuruyemiş, çantadan çıkan bir gofret paylaşılır ve cigara öncesi ne hoş olur. Anlatırırız mola anında derede olup biteni birbirimize. Yeniden güçleniriz hadi rastgele deriz.
Dere boyu ilerlerken uygun noktalara mepsimi atıyorum. Çok güzel bir atış noktasındayım cevap alabileceğim bir yer. Oltamı savurmadan, hafif bir şekilde mepsimin sessizce suya düşmesine özen göstererek atışımı yapıyorum. Makarayı üç- dört tur sarmamla mıknatıs gibi yapışıyor. Nereye gideceğini şaşırıp ok gibi bir sağa, bir sola kaçıyor sonra dibe dalıyor. En iyisi suyun dışına çıkıp bir bakayım diyerek sıçrıyor, selamlaşıyoruz tekrar suya dalıyor. Çok şaşkın ve panik bir halde. Bu kadar hareketli, kıvrak bir dansı ancak sen yaparsın diyorum ve fazla yormadan sahnenin dışına alıyorum. Porsiyonluk bir gökkuşağı alabalığı.
Keyif veren, her an balık tutabileceğinizi hissettiren bir hali, yapısı var derenin. Avın devamında farklı noktalardan ikinci gökkuşağını ve sonra üçüncüsünü yakalamam bu hissimi tasdik ediyor..
Tamam öğlen yemeğimiz alabalık olacak diyorum. Yanımızda getirdiğimiz yolluklar ikindi çayına eşlik edecek. Bu arada İhtiyar da oltasına gelen gökkuşaklarına hayır dememiş. Dört-beş tane yakalamış. Neşesi yerinde maşallah..
Avlandığımız deremizden bahsedeyim azıcık.. Dere, çok gür bir orman içinde seyahat ediyor. Genişliği ortalama 3-4 metre. Doğduğu kaynaktan itibaren fazla güneş almadan, fazla uzun ve düz akışlar yapmadan, küçük küçük şelalecikler ve göletçikler oluşturarak akıyor. Bu akışlar genelde bayır aşağı olmak üzere çoook çok aşağılarındaki yaşlı köprüye kadar tertemiz devam ediyor. Kaynağından itibaren köprüye kadar yaklaşık 30 km lik bölümü hiçbir yerleşim, yapılaşma, kirlenme görmüyor. Şimdilik gözlerden uzakta, yerel avcısı dışında fazla bilinen bir avlak değil ama her an gümleyebilir.
Dere 1-2 gün önce yağan kuvvetli bir yağmurun izlerini renk olarak taşıyordu. Az da olsa derede bulanıklık kalmıştı. Bu hafif bulanıklık balıkların bizi fark etmelerininin önüne geçmiş, avımızı kolaylaştırmıştı. Fazla sakınıp gizlenmeden avımızı yapabildik.
Derem benim hep gökkuşağı mı var, nerede senin kırmızı beneklilerin? Var olduğunu biliyorum sen saklamış olsan bile, onlar saklanmış olsalar bile. Çok geçmeden tutuyorum bir tane ufaklık kırmızı benekliyi ve geri salıyorum. Yepyeni (bizim için) bir avlakta doğal alabalıkla buluşmak, dünyanın en güzel avlağında... Daha ne isteyebilir bir alabalıkçı. Avımı daha irice bir kırmızı benekli alabalık yakalayarak sonlandırıyorum. İhtiyar' a (Errcaaann Abiiiii diye) sesleniyorum. Fotoğraf çekme işi tamamlandıktan sonra kızıma götürmek için ayıklıyorum.
Keyifle avımızı yaptık. Tertemiz alabalıklarla, tertemiz orman havasıyla, kuş sesleri içinde karnımızı, gözümüzü, gönlümüzü doyurduk. Cennet havası aldık ihtiyarla birlikte, cennet gibi kalsın istedik. Yeri bizde saklı, deresi alabalıklı..
Hadi kalkalım artık uzun dönüş yolumuzun keyfini çıkaralım dedik. İhtiyarla her zaman yolda çay, cigara keyfi için molalar veririz özellikle eski püskü mekanlarda olmasına dikkat ederiz. Çok severiz bunu yapmayı. (cigarayı-çayı arabanın içinde de içeriz o ayrı) Keyifle, acele etmeden dönmeye gayret ederiz her zaman. Arabanın ön camında bir kene bizle geliyormuş, az kalsın keyfimizi bozacaktı izin vermedik...
Av tarihi: Mayıs-2010 Hava açık güneşli, dere ava müsait debide akıyor. Mayıs ayı bu derede av yapmak için en uygun ay. 2 no mepsle avlandık. Bu dere yer yer fly yapmaya uygun. (Unutmadan her zaman dile getirdiğim bir tespitim var, yapay yemler içinde mepsler; 4 mevsim 4x4 leridir suların ve kolay kolay yolda (suda) bırakmazlar bir balıkçıyı-alabalıkçıyı. Yapacak olduğunuz avda derdiniz illaki benek ise eğer, ne olursa olsun çantanızda olsun buna değer..)
20-11-2016 SİNAN IŞILDAK